Birinci Yıldönümünde İLİÇ MADEN FACİASI

Erzincan’ın Kurtuluş Bayramı etkinliklerinin sürdüğü bir zaman diliminde saatler 14:28’i gösterdiği esnada gelen haber herkesi kara kara düşünmeye sevk etmişti.

Abone Ol

Erzincan’ın Kurtuluş Bayramı etkinliklerinin sürdüğü bir zaman diliminde saatler 14:28’i gösterdiği esnada gelen haber herkesi kara kara düşünmeye sevk etmişti.

Erzincan merkezde, diğer ilçelerde kısa sürede yayılan haber artık ulusal basına yansımış ve tüm yurtta hatta dünya genelinde duyulmuştu. Herkes İliç’ten gelecek olumlu bir haber beklerken 9 işçimizin kayan tonlarca toprak yığınının altında kaldığı haberleriyle sarsılmıştı.
Biz Çığlık Medya ekibi olarak İliç’te meydana gelen bu olayı iliç’de maden faciası olarak duyurduk ve haberlerimizde de facia kelimesine vurgu yapmaya çalışmıştık. Çünkü bu olaya “maden kazası” demek oalyı, yaşanılanları hafiletici bir durumdu.

İliç Maden Faciası, 13 Şubat 2024’te Erzincan’ın İliç ilçesindeki Çöpler Köyü alanında kurulu altın madeninde siyanür ile işlenmiş ve yığın haline getirilmiş toprak yığınının 14:28’de heyelana dönüşmesi sonucu oluşmuş bir facinın adıdır.

Olay sonrası alanında uzman kişilerden edindiğimiz bilgilere göre hacmi yaklaşık 10 milyon m³ olarak hesaplanan bir kütlenin 200 metrelik bir yamaçtan 10 metre/saniye hızda kayarak Sabırlı Deresi’ne doğru 800 metre kaydığı açıklanmıştır. İlk açıklamalarda liç yığınının yayıldığı alanın 300 dönüm olduğunun tahmin edildiği açıklamıştı.

Madende görevli bir makina operatörünün telefon kamerası ile yaptığı kayıt olayın büyüklüğünü gözler önüne sermişti.
Çokta firma ismi vermeden özetlemek gerekirse ana hissedarı Kanadalı bir şirket olan ve yüzde 20 gibi bir hisse payı ile Türk bir firmanında ortaklığıyla faaliyet gösteren altın madeninde 2022 yılında siyanür sızıntısı sebebiyle, çevreyi kirlettiği gerekçesiyle en üst sınırdan para cezası verilmişti.

Belki alakasız olacak ama yakın zamanda Bolu Kartalkaya’da yaşanılan otel yangını ile ilgili olarak duyduğum bir söz hepimizi incitmişti. Yangını gizlemişler, yaygara yapmayın otelin imajı bozulur gibi sözlerin yöneticiler tarafından dillendirildiği çalışanlar tarafından aktarılmıştı.
İliç’te bu facia yaşandığı anda belkide maden şirketinin yaptığı en iyi işin acil durum ilan edip olayı hızlı bir şekilde duyurarak destek talep etmesi olarak görebiliriz. Tabi bu durm diğer ihmalleri ortadan kaldırmaz.
Maden işletmesi, toprak kayması sonrasu acil durum planının devreye sokulduğunu ve yetkililerin bilgisi dahilinde arama - kurtarma operasyonuna başlandığını bildirmişti.

13 Şubat 2024’te yaşanılan facia ile ilgili oalrak Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar basına yaptığı açıklamada, olay günü çalışanların bu yığında çatlaklar tespit ettiklerini, bunun üzerine madenin tahiliye edildiğini doğruladı. Bakan Bayraktar, kontol amaçlı bölgede bulunan 9 işçinin dönüş esnasında heyelana yakalanarak toprak altında kaldığını duyurdu.
İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi, yığın altında kalan dokuz maden işçisinin isimlerini şu şekilde açıkladı: Ramazan Çimen, Hüseyin Kara, Mehmet Kazar, Adnan Keklik, Fahrettin Keklik, Kenan Öz, Abdurrahman Şahin, Uğur Yıldız ve Şaban Yılmaz.
İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, işçilerden beşinin göçük esnasında bir konteyner içerisinde, üçünün de bir araç içinde yer aldığını, bir diğer işçininde şöför olarak farklı bir bölgede kamyon içerisinde olduğunu açıklamıştı.
Kamyon içinde olan 32 yaşında ki Uğur Yıldız’ın cansız bedenine 53 gün sonra ulaşılmıştı.
Böylelikle 5 Nisan günü ilk işçinin bedenine ulaşıldı.8 Haziran 2024 tarihinde ise kazadan 116 gün sonra son işçinin de naaşına ulaşıldı.

9 işçinin göçük altında kaldığı faciayla ilgili olarak Erzincan Cumhuriyet Başsavcılığı’ndan yapılan yazılı açıklamada, olayın meydana gelmesinde kusurlu bulunduğu değerlendirilen şirketin işveren vekili olan kanada uyruklu bir kişininde dahil olduğu toplam 8 kişinin 14 Şubat’ta gözaltına alındığı duyuruldu.
Bu kişilerden 6 kişi tutuklanırken, 2 kişi de adli kontrol şartıyla serbest bırakılmıştı.
Bu kişilere ek olarak Kanadalı şirketin Türkiye Müdürü oalrak bilinen Türk vatandaşı kişide gözaltına alınıp adli kontrol şartıyla serbest bırakılmıştı.
Olayın gerçekleşmesinin ardından, liç işleminin yapıldığı bölgedeki toprağın, civar bölgede bulunan Sabırlı Deresi'ne akmasından dolayı Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı lisans şartlarının kalktığını gerekçe göstererek şirketin bu maden için almış olduğu çevre izin ve lisans belgelerini iptal etti ve firmanın tüm üretimi durduruldu.
Kazanın ardından maden işletmesinin %80'inin sahibi olan Kanada merkezli Madencilik Şirketinin Toronto ve New York borsalarında işlem gören hisseleri %50'den fazla düşüş yaşadı.

Kaynak : wikipedia